Bu yazının konusu, kısaca şu soruların cevaplarını içerecektir: Kur’ân’ın nüzûlü nedir? Kur’ân nasıl inmiştir? Kur’ân parça parça mı inmiştir? Kur’ân tek seferde mi inmiştir? İnzal ve tenzil nedir? Kur’ân ne zaman inmiştir? Kur’ân nerede inmiştir?
Nüzûl Kavramı Üzerine (Nüzûl Nedir?)
Nüzûl kavramı, Kur’ân ilimlerinde kullanılan bir terimdir. Arapça n-z-l kökünden mastardır. Türkçe’de “inmek, iniş, yukarıdan aşağıya inmek ve vücudun herhangi bir yerinin hareketsiz kalması, felç” gibi manalara gelmektedir.[1] Ulûmu’l-Kur’ân ıstılahında “Kur’ân’ın inmesi/inişi” kastedilir. Benzer bir diğer terim ise “nazil olmak” kavramıdır ve bu da Kur’ân’ın inmesi manasında kullanılır.
İnzal ve tenzil kavramları da terim olarak kullanılan kelimelerdir. İnzalden kastedilen mana Kur’ân’ın dünya semasına bir kerede, toptan/topyekûn indirilmesidir. Tenzilden maksat ise dünya semasına nazil olan Kur’ân’ın parça parça, olayların gelişmesiyle Peygamberimize indirilmesidir. İnzal-tenzil ayrımından da anlaşılacağı üzerine bu konuda, Kur’ân’ın inişi hakkında topyekûn ve parça parça inişi hakkında bir ayrım gözetilmektedir. Şimdi bu konu üzerinde biraz duralım:
Kur’ân’ın Nüzûlü
Kur’ân’ın nüzûlüne dair Allah Teala’nın şu kavilleri konuyu aydınlatacaktır: (1) “Kur’ân’ın indirildiği Ramazan ayı…”[2](2) “Muhakkak ki biz onu Kadir gecesinde indirdik”[3] (3) “Biz onu mübarek bir gecede indirdik…”.[4]
Bu ayetler, Kur’ân’ın Kadir gecesinde indiğini bildirmektedir. Getirdiğimiz son ayette zikredilen “mübarek bir gece”den maksadın, hem zikri geçen diğer ayetlerin ifadeleriyle hem de Katâde ve İbn Zeyd gibi müfessirlerin rivayetleriyle Kadir gecesi olduğu anlaşılmaktadır.[5]
Ancak gerideki ayetlerden, doğrudan Kur’ân’ın parça parça indiğine bir işaret yoktur. Bununla beraber el-İsrâ suresinin 106. ayetinde ve Furkan suresinin 32. ayetinde Kur’ân’ın parça parça indiğine değinilir: “Biz onu, insanlara aralıklarla okuyasın diye okumaya elverişli bölümlere ayırdık, peyderpey indirdik”[6], “İnkârcılar, ‘Kur’an ona bütünüyle bir defada indirilseydi ya!’ diyorlar. Oysa biz onu senin kalbine iyice yerleştirmek için böyle yaptık ve onu uygun aralıklarla parça parça gönderdik”[7]. Ayrıca Hâkim ve Beyhakî’nin tahric ettiği hadisler açıkça Kur’ân’ın parça parça indiğinden bahseder: “Kur’ân, Kadir gecesinde topyekûn dünya semasına indirildi ta ki yıldızların olduğu yerde bulundu. Allah, bu Kur’ân’ı ardı ardına elçisine indiriyordu”.Başka bir kaynakta İbn Abbâs’tan (radıyallahu anhuma) rivayetle şöyle geçer: “Kur’ân, Kadir gecesinde Ramazan ayında dünya semasına topyekûn indirildi. Sonra parça parça indirildi”[8].Bu bilgilerden de anlaşılan Kur’ân’ın iki aşamada indiğidir. Biri dünya semasına topyekûn indirilmesi; ikincisi dünya semasından Hz. Peygamber’e ﷺ gelişen olaylara binaen peyderpey indirilmesidir. En sahih ve alimlerin ortak görüşü de budur.
Kur’ân’ın Nüzûlüne Dair Farklı Görüşler
Diğer görüşlerden kısaca bahsetmek gerekirse geride zikredilen görüşün dışında iki görüşten daha bahsetmek mümkündür. Bunlardan ilki; Kur’ân’ın her Kadir gecesi dünya semasına bir senelik olaylar kadarının indirilmesi şeklindedir. Yani Hz. Peygamber’in ﷺ 23 sene sürecek olan risalet sürecinde her sene kadir gecesinde, bir senede Peygamberimiz’e ﷺ ne kadar ayet indirilecekse o kadarının o sene inmesidir. İkinci görüş ise; Kur’ân’ın nüzûlünün Kadir gecesi başlayıp öylece devam etmesi yönündedir. Bu görüşe göre Kur’ân’ın topyekûn dünya semasına inmesi söz konusu değildir.
Netice
Sonuç olarak ayet, hadis ve tefsir rivayetlerinin bize verdiği en doğru bilgi; Kur’ân’ın Ramazan ayında, Kadir gecesinde tek seferde/topyekûn dünya semasına indirilmesidir ki buna inzal dendiğinden bahsetmiştik. Dünya semasına indirilen bu Kur’ân daha sonra parça parça, olayların gelişimine bağlı olarak Allah Teala’nın murad ettiği vakitlerde Peygamber Efendimiz’e ﷺ indirilmiştir ki buna da tenzil denmektedir.
Yer verdiğimiz farklı görüşlerden ilkine göre topyekûn inme manası hadislerde ve tefsir rivayetlerinde bahsedildiği şekle pek uygun düşmemektedir. Ayrıca bu nüzûl formatından bahseden rivayetlerin varlığından haberdar değiliz. Tüm bunlarla beraber bu görüşü Fahreddin er-Râzi’nin sadece bir ihtimal olarak zikrettiğini de gözden kaçırmamak gerekir. Görüşlerin ikincisine göre ise ayet ve hadislerde açıkça beyan edilen parça parça indirilmeye tamamen zıt düşmektedir ve peyderpey inme mefhumu hiçe sayılmış olmaktadır. Bu ve benzeri sebeplerden dolayı ulema başta bahsettiğimiz görüşü savunmuştur.
Tefsir konusundaki diğer makalelerimize buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
[1] Bkz: Güncel Türkçe Sözlük, “nüzul”; Kubbealtı Lügati “nüzul”, “inme”.
[2] Bakara, (185).
[3] Kadr, (1).
[4] Duhân, (3).
[5] Taberî, Câmiu’l-beyân, 21/5-6.
[6] İsrâ, (106).
[7] Furkan, (32).
[8] Rivayetler ve daha fazlası için bkz: Celâleddin es-Süyûtî, el-İtkân, s. 94-95.