Kurban, Zilhicce-i Şerif ayının onuncu günü (Kurban Bayramı’nın birinci günü) imsak vaktinden, on ikinci günü (Kurban Bayramı’nın üçüncü günü) güneş batmadan önceki zamana kadar [1] Allah rızası için deve, sığır, koyun ve keçi türündeki hayvanların kanını akıtmak olarak tarif edilen bir ibadettir. Kan akıtmak, sadece yukarıda beyan edilen özel günlerde ibadet olduğundan vaktinde kesilmeyen kurban başka vakitlerde kesilerek kaza edilmez.
Bayram günlerinde kesilmeyen kurban, diri olarak fakir kimselere tasadduk edilerek kaza edilmiş olur. Diri hayvanı tasadduk etmeyip kıymetini vermek de caizdir.[2]
Vaktinde kesilmeyen kurban, kaza niyetiyle sair vakitlerde kesilecek olsa kurban kesen kimse bu kurbandan istifade edemez. Tamamının fakirlere tasadduk edilmesi gerekir. Bununla beraber hayvan kesildikten sonraki değeri, canlı halindeki değerinden düşükse aradaki farkı da ödemesi gerekir. Sözgelimi kişi 1.000 TL’ye kurban alsa, kurban günlerinde kesmeyip daha sonra kesse ve kurbanının kestikten sonraki değeri 700 TL olsa aradaki 300 TL’yi de tasadduk etmesi gerekecektir.
[1] İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, Dâru’l-Fikr, VI/316.
[2] Reddü’l-Muhtâr, VI/320.