Hanefi mezhebine göre; fıtır sadakası kendisine vacip olacak kadar malı bulunan mukim Müslüman için –erkek olsun kadın olsun- kurban kesmek vaciptir.[1]
Bu zenginliğin ölçüsü; kişinin evi, bineği, ev eşyaları, sanat aletleri dışında, borçlarından hariç 20 dinar altını ya da buna mukabil malı olmasıdır. Bunun gram cinsinden değeri her ne kadar tartışmalı olsa da doğruya en yakın olan “96” gram olmasıdır. Yani saydıklarımızdan hariç 96 gram altını veya bu değerde bir malı olana hem fıtır sadakası vermek, hem kurban kesmek vacip olur.[2]
Burada dikkat edilmesi gereken husus, bu malda zekâtta arandığı gibi “nâmî” yani artıcı olma özelliği aranmamasıdır. Dolayısıyla yatırım için alınan tarla, kiradaki ev, birden fazla binek, yazlık ev, fındık bahçesi gibi mallar da bu hesaba dâhildir.
Şâfî mezhebine göre kurban kesmek kuvvetli sünnet olmakla beraber vacip değildir.[3]
[1] Haskefî, Muhammed b. Ali, “ed-Dürru’l-Muhtâr”, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 2002, s. 645
[2] Kâsânî, Alâuddîn Ebî Bekr bin Mes‘ûd, “Bedâ‘iu’s-Sanâ‘i‘ fî Tertîbi’ş-Şerâ‘i‘”,Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 2003, 6/283
[3] Şirbînî, Muhammed bin Hatîb, “Muğni’l-Muhtâc”, Dâru’l-Ma‘rife, 1997, 4/376-377