Mustafa Şekerci

Mustafa Şekerci, 1992 yılında İnebolu’da dünyaya geldi. Eğitim hayatına başlamadan ailesiyle birlikte İstanbul’a taşındı. Lisenin son yıllarında Mahmut Ustaosmanoğlu Efendi Hazretleri (kuddise sirruhu) ile tanıştı ve ona intisap etti. Marmara Üniversitesi Matematik bölümünde kısa süre bulunduktan sonra üniversiteyi bırakıp medrese tahsiline başladı. Beş yıllık temel İslamî eğitimin ardından tekâmül medresesinde eğitim gördü ve icazet aldı. Bu süre içerisinde İstanbul Üniversitesi İlahiyat bölümünü bitirdi. Tekâmül eğitiminden sonra İsmailağa Dergisi bünyesinde editörlük ve yayın kurulu üyeliği vazifeleri yaptı. 2018 yılında kurulan Alem-i İslam İlim ve Hizmet Derneği‘nin kuruluşunda, kurucu başkan olarak yer aldı. Halen dernek başkanı olan Mustafa Şekerci, Alem-i İslam Derneği bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye’nin ilk ve tek hadis hafızlığı medresesinde müderrislik yapmaktadır. Bunun yanında 2020 yılında, Dini Soruların Cevap Kapısı sloganıyla kurulan Meşihat sitesinin genel yayın yönetmenliğini yapan Mustafa Şekerci‘nin ilmî ve fıkhî yazıları Meşihat sitesinde yayınlanmaktadır.

Ölen kimse adına kurban kesilir mi?

Kurban kesmek farz mı? Kurban kesmek vacip mi?

Kaynaklarımızda Hz. Ali’nin (radıyallahu anh), Hz. Peygamber’in (sallallahu aleyhi ve sellem) vefatından sonra biri kendi adına biri Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) adına iki kurban kestiğine dair rivayetler vardır.

Devamını Oku »

Müslüman olmayan bir kasaba kurbanımızı kestirebilir miyiz?

Kurban kesmek farz mı? Kurban kesmek vacip mi?

Umumî olarak hayvan boğazlama ve hususî olarak da kurban kesme işini yapacak kimselerde aranan bazı şartlar vardır. Bu şartların başında da kurban kesecek kimsenin Müslüman olması gelmektedir. Erkek ve kadın Müslümanların kestikleri yenilir. Akıllarının noksan olması kurban kesmelerini engellemez.[1] Dolayısıyla Mecusîlik (Ateşe tapıcılık), Ateizm, Deizm, putçuluk, aya ve güneşe tapıcılık …

Devamını Oku »

Muvâfakât-ı Ömer – Hz. Ömer’in Vahye Muvafakat Ettiği Yerler

Hz. Ömer'in oğlu, Abdullah b. Ömer (radıyallahu anhüma) şöyle demiştir: "Ömer (radıyallahu anh)'ın bir şey için, 'Bu şöyle olmalıdır.' dediği ve o işin öyle olmadığı vaki değildir.'"[1] Bu, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)’in de, “Allah (celle celalühü) hakkı, Ömer’in lisanı üzere yarattı!”[2] sözleriyle dile getirdiği bir hakikattir.

Devamını Oku »