Ramazan Ayını İbadetle Geçirmek | Ramazan Orucunun Sevabı

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ﭬ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ ﷺ: مَنْ قَامَ رَمَضَانَ إِيمَانًا وَاحْتِسَابًا، غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِه

Ebû Hureyre (radıyallahu anh)’ın rivayetine göre Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur: “Her kim inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek Ramazan ayını ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.[1]

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ﭬ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ ﷺ: مَنْ صَامَ رَمَضَانَ، إِيمَانًا وَاحْتِسَابًا، غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ

Ebû Hureyre (radıyallahu anh)’ın rivayetine göre Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur: “Her kim inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.[2]

Ebû Hureyre (radıyallahu anh)

Ebû Hureyre (radıyallahu anh) hakkında detaylı bilgiyi burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.

Ramazan Ayını İbadetle Geçirmenin Önemi

Ramazan-ı Şerif’in fazileti, bu ay hakkında ayet-i kerime ve hadis-i şerifleri burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.

Şerhi sadedinde bulunduğumuz hadis-i şeriflerden de anlaşılacağı üzere bu yazıda hususen Ramazan-ı Şerif’teki ibadetin öneminden bahsedeceğiz. Allah ﷻ, aylar içerisinden kendisine ibadet edilmesi için seçtiği Ramazan-ı Şerif’e ve bu ayda yapılan her amele çok kıymet vermektedir. Peygamber ﷺ, sahabe-i kiram ve geçmiş büyüklerin tamamı bu ayda dünya işlerini azaltıp ibadeti arttırmışlardır. Ramazan-ı Şerif ayını ibadetle geçirmenin önemi ve fazileti, bu husustaki rivayetleri incelediğimizde daha iyi anlaşılmaktadır.

Efendimiz ﷺ Ramazan ayı hakkında şöyle buyurmuştur: “Eğer ümmetim Ramazan ayının faziletini tam manasıyla idrak edebilseydi senenin tamamının Ramazan ayı olmasını isterdi.[3]                              

Ramazan ayında Allah’ı zikreden kimse affedilir. Bu ayda dua eden kişi hüsrana uğramaz, duasına muhakkak icabet edilir.[4]                                      

Ayların efendisi Ramazan ayı, günlerin efendisi Cuma günüdür.[5]

Said b. Cübeyr şöyle demiştir: “Ramazan ayının son on gününün gecelerinde lambanızın ışığı hiç sönmesin.”[6]

Ramazan Orucunun Sevabı

Hadis kitaplarında hususi olarak Ramazan orucunun sevabı hakkında da birçok rivayet mevcuttur. Onlardan bazıları şunlardır:

Her kim inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucu tutarsa geçmiş günahları bağışlanır.[7] Bu ve benzeri rivayetlerde geçen, “geçmiş günahları bağışlanır” ifadeleri iki şekilde anlaşılabilir: 1- Geçmiş küçük günahların affedilmesi ki bu hususta ittifak vardır. 2- Geçmiş tüm günahların affedilmesi.[8]

Kul, sadece Allah’ın rızasını kazanmak için bir gün oruç tutsa, Allah onu bu ameline karşılık olarak cehennemden 70 yıl uzaklaştırır.[9]

Kur’an-ı Kerim ve oruç kıyamet günü kula şefaatçi olacaktır. Oruç şöyle diyecek: “Ey Rabbim! Ben bu kulunu gündüz vakti yemekten ve sevdiği şeylerden men ettim. Beni bu kuluna şefaatçi kıl!” Kur’an-ı Kerim diyecektir ki: “Ey Rabbim! Bu kulun beni okumak için geceleri uyumadı. Beni bu kuluna şefaatçi kıl!” Allah onların isteğini kabul edecek; Kur’an ve oruç kula şefaatçi olacaktır.[10]                                  

Oruçlu kimse iftarını açıncaya kadar melekler onun günahlarının affı için Allah’a niyazda bulunurlar.[11]

Oruçlu kimsenin susması tesbih, uykusu ibadettir. Yaptığı dua muhakkak kabul olunur. İşlediği amelin mükâfatı kat kat verilir.[12]

 “Cennetin “Reyyan” isimli bir kapısı vardır. O kapıdan sadece oruç tutanlar girecektir. Kıyamet gününde “Ey oruç tutanlar neredesiniz?” diye seslenilecek. Oruç tutan kimseler kalkacak ve o kapıdan cennete girecekler. Onlar girdikten sonra “Reyyan” kapısı kapanacaktır.[13]

Oruç tutan kimsenin iftar anında yaptığı dua geri çevrilmez.[14]                                          

Ramazan’da Gece İbadeti

Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur: “Her kim inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek Ramazan ayını ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.[15] Bu rivayette “Ramazan ayını ibadetle geçirirse” ifadesiyle kastedilen genel kabule göre teravih namazıdır. İmam Buhârî, bu hadisi “Ramazan gecelerinde kılınan nafile namaz, imandandır.” başlığı altında zikrederek, selef-i salihinin Ramazan ibadetine verdiği önemi bize göstermiştir.

Peygamber ﷺ Ramazan ayında ashab-ı kirama birkaç gece teravih namazı kıldırdı. Bu haber insanlar arasında yayılıp mescit farz namaz gibi dolmaya başlayınca bir gece Efendimiz ﷺ yatsı namazını kıldırdıktan sonra odasına çekildi. Lakin insanlar dağılmayıp onun yanlarına gelip namaz kıldırması için sesler çıkarmaya başladılar. Bunun üzerine odasından çıkan Hz. Peygamber ﷺ insanlara şöyle seslendi: “Ey insanlar! Sizin bu namaz konusundaki ısrarlı tutumunuzu gördüm ve onun size farz kılınmasından endişe duydum. Şayet farz kılınsa eda etmekte zorlanacaktınız. Siz bu namazı evlerinizde kılın. Çünkü kişinin farz namaz dışında kıldığı en faziletli namaz, evinde kıldığı namazdır.”[16]

Rasulullah ﷺ teravih namazıyla ilgili diğer bir hadis-i şerifte şöyle buyurmaktadır: “Yüce Allah Ramazan ayında oruç tutmayı size farz kıldı. Ramazan gecelerini namazla geçirmek de benim sünnetimdir. Kim inanarak ve (sevabını yalnızca Allah’tan) umarak Ramazan ayında oruç tutup, geceleri de namaz (teravih) kılarsa, annesinden doğduğu günkü gibi günahlarından arınmış olur.[17]

[1] Buhârî, (37).

[2] Buhârî, (38).

[3] İbn-i Huzeyme, es-Sahîh, (1886).

[4] Beyhaki, Şuabü’l-İman, (3355).

[5] Taberani, el-Mu‘cemü’l-Kebîr, (9000).

[6] Ebu Nuaym el-İsfahânî, Hilyetü’l-Evliyâ, 4/281.

[7] Buhârî, (38).

[8] Aliyyü’l-Kârî, Mirkâtü’l-Mefâtîh, Dâru’l-Fikr, 2002, IV/1361.

[9] Buhârî, (2840).

[10] Ahmed b. Hanbel, (6626).

[11] Ahmed b. Hanbel, (7917).

[12] Beyhaki, Şuabü’l-İman, (3652).

[13] Buhârî, (1896).

[14] İbn Mâce, (1753).

[15] Buhârî, (37).

[16] Buhârî, (7290).

[17] Nesâî, (2208).

Hakkında Mustafa Şekerci

Mustafa Şekerci, 1992 yılında İnebolu’da dünyaya geldi. Eğitim hayatına başlamadan ailesiyle birlikte İstanbul’a taşındı. Lisenin son yıllarında Mahmut Ustaosmanoğlu Efendi Hazretleri (kuddise sirruhu) ile tanıştı ve ona intisap etti. Marmara Üniversitesi Matematik bölümünde kısa süre bulunduktan sonra üniversiteyi bırakıp medrese tahsiline başladı. Beş yıllık temel İslamî eğitimin ardından tekâmül medresesinde eğitim gördü ve icazet aldı. Bu süre içerisinde İstanbul Üniversitesi İlahiyat bölümünü bitirdi. Tekâmül eğitiminden sonra İsmailağa Dergisi bünyesinde editörlük ve yayın kurulu üyeliği vazifeleri yaptı. 2018 yılında kurulan Alem-i İslam İlim ve Hizmet Derneği‘nin kuruluşunda, kurucu başkan olarak yer aldı. Halen dernek başkanı olan Mustafa Şekerci, Alem-i İslam Derneği bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye’nin ilk ve tek hadis hafızlığı medresesinde müderrislik yapmaktadır. Bunun yanında 2020 yılında, Dini Soruların Cevap Kapısı sloganıyla kurulan Meşihat sitesinin genel yayın yönetmenliğini yapan Mustafa Şekerci‘nin ilmî ve fıkhî yazıları Meşihat sitesinde yayınlanmaktadır.

Ayrıca Bakınız

Kadınların Mahremsiz Yolculuk Yapmalarının Hükmü. kadınlar mahremsiz sefere çıkabilir mi? kadınlar mahremsiz hacca gidebilir mi?

Kadınların Mahremsiz Yolculuk Yapmalarının Hükmü

Ebû Hureyre (radıyallahu anh)’ın rivayetine göre Rasulullah ﷺ şöyle buyurmuştur: “Allah’a ve ahiret gününe iman …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir