Vefatlarından Sonra Anne ve Babaya İyilik

Malik b. Rebîa (radıyallahu anh) anlatıyor: Biz Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraberdik. Bir adam gelip, “Ey Allah’ın Resulü! Anne ve babam için vefatlarından sonra yapabileceğim bir iyilik var mı? Onlar için bunu yapayım.” dedi. Bu soru üzerine Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), “Evet, onlar için yapabileceğin dört şey vardır:

1- Onlar için dua etmek,

2- Onlar için Allah’tan af talep etmek.

3- Onların dünyadayken vermiş oldukları sözleri yerine getirmek.

4- Onların arkadaşlarına iyilikte bulunmak, sadece onlar sebebiyle akraba olduğun kimselere sıla-i rahim yapmak.” buyurdu.

* * *

Ebu Hureyre (radıyallahu anh) şöyle demiştir: “Kişi öldükten sonra da derecesi yükselir. Bunun üzerine o kimse, ‘Ya Rabbi! Bu nedendir?’ diye sorar. Ona, ‘Çocuğun senin için istiğfar etti.’ denilir.

* * *

Muhammed b. Sîrîn (rahimehullah) anlatıyor: Biz bir gece Ebu Hureyre (radıyallahu anh) ile beraberdik. Şöyle dedi: “Allah’ım! Ebu Hureyre’yi affet! Ebu Hureyre’nin annesini affet ve onlar için istiğfar edenleri de affet.” Bunun üzerine biz de Ebu Hureyre (radıyallahu anh)’ın duasına dâhil olalım diye onların affedilmesi için dua ettik.

* * *

Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Üç kimse müstesna, ölen kimsenin amel defteri kapanır.

1- Sadaka-i Cariye (İnsanların faydalandığı cami, medrese, çeşme gibi hayır eserler) bırakan,

2- Kendisiyle faydalanılan ilim bırakan,

3- Kendisine dua eden salih evlat bırakan.

* * *

İbn Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: Bir adam Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’e, “Ey Allah’ın Resulü! Annem vefat etti. O bana (onun için hayır yapmam hususunda) herhangi bir vasiyette bulunmadı. Ben onun için sadaka versem ona faydası olur mu?” diye sordu. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem): “Evet!” buyurdu.

Hakkında Mustafa Şekerci

Mustafa Şekerci, 1992 yılında İnebolu’da dünyaya geldi. Eğitim hayatına başlamadan ailesiyle birlikte İstanbul’a taşındı. Lisenin son yıllarında Mahmut Ustaosmanoğlu Efendi Hazretleri (kuddise sirruhu) ile tanıştı ve ona intisap etti. Marmara Üniversitesi Matematik bölümünde kısa süre bulunduktan sonra üniversiteyi bırakıp medrese tahsiline başladı. Beş yıllık temel İslamî eğitimin ardından tekâmül medresesinde eğitim gördü ve icazet aldı. Bu süre içerisinde İstanbul Üniversitesi İlahiyat bölümünü bitirdi. Tekâmül eğitiminden sonra İsmailağa Dergisi bünyesinde editörlük ve yayın kurulu üyeliği vazifeleri yaptı. 2018 yılında kurulan Alem-i İslam İlim ve Hizmet Derneği‘nin kuruluşunda, kurucu başkan olarak yer aldı. Halen dernek başkanı olan Mustafa Şekerci, Alem-i İslam Derneği bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye’nin ilk ve tek hadis hafızlığı medresesinde müderrislik yapmaktadır. Bunun yanında 2020 yılında, Dini Soruların Cevap Kapısı sloganıyla kurulan Meşihat sitesinin genel yayın yönetmenliğini yapan Mustafa Şekerci‘nin ilmî ve fıkhî yazıları Meşihat sitesinde yayınlanmaktadır.

Ayrıca Bakınız

Sıla-i Rahmin Fazileti

Rahim, Rahman isminden ayrılmadır (onun bir dalıdır). Onun hakkını kim korursa (sılâ ve iyilik ederse), Allah ona ihsan eder. Kim de onun hakkını korumazsa (sılâ ve iyilik etmezse), Allah ondan ihsanını keser. Rahimin (yakınlara iyilik ve merhametin), kıyamet gününde fasîh ve beliğ bir lisanı vardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir